30 Nisan, 2013

{ Umutsuz vaka mısınız? Buyurun.. }

 
Tekrar merhabalar..  
Öncelikle yazacaklarımda samimi olduğumu bilmenizi isterim. Size gerçeklikten uzak ütopik tavsiyelerde bulunmayacağım, korkmayın. Bilmeniz gereken bir şey var o da şu ki: Kimse yaşamının her anında mutlu olamaz ama bir kimse de yoktur ki hayatının her anında mutsuz olsun. Aslında anahtar cümle bu. Bu cümleyi özümsemek gerekiyor. Hayata hayat mücadelesi olarak bakmak yerine “hayat” olarak bakın. Başınıza gelen her şeyi “olumlu” değil, normal karşılayın. “Olumlu” değil diyorum, çünkü bu kelime yanlış yorumlanıp “Polyanna”cılık diye tabir ettiğimiz noktaya geliyor ve bir noktadan sonra “olmuyor işte şimdi ben bunu nasıl olumlu karşılayayım” diyoruz. Bu yüzden NORMAL karşılamanızı tavsiye ediyorum. Hatta arada bir kendinize mutsuz olma hakkı da tanıyın ama durmanız gereken noktayı bilin.

Her insanın zayıf noktaları vardır. Siz kendinizde bunu keşfedin, bilin ve kendinize saklayın. İnanın ki sizden başka kimsenin bunu bilmeye ihtiyacı yok ancak paylaştığınızda sizin aleyhinize bir şekilde dönme ihtimali var. Bu sebeple izin verin de bazı şeyler sizin özeliniz olarak kalsın!

Başınıza pek çok şey gelmiş olabilir. Belki işinizden ayrıldınız ya da eşinizden. Belki zor bir sınav vardı önünüzde ve yapamadınız. Hiçbir şey hayatın sonu ya da başı değil. "Elalem ne der, beklentiler yüksekti" vs. duyabilirsiniz, bunlar NORMAL şeyler. Çevrenizdekileri değiştiremezsiniz. Değiştirmeye de çalışmayın zaten, kulak tıkayıp geçin. Hayat akıyor. Her şeyin bir çaresi vardır. Ayrıca her daim mükemmel olmak zorunda da değilsiniz, bazı durumlarda elinizdekilere şükretmeyi bilin. Bilin ki mutlu olun.  

Belki şuan hayatta istediğiniz çoğu şeye sahipsiniz; iyi bir eşiniz, işiniz, dostlarınız var...  Ama gelgelelim yetişemiyorsunuz. Atladığınız bir nokta var: “İlla her yere ve her şeye yetişmek zorunda da değilsiniz, önceliklendirme yapın”. Arkadaşlarınız çağırmış ama canınız hiç gitmek istemiyorsa veya yorgunsanız “gitmeyin”. Emin olun kibar bir şekilde bunu belirttiğinizde sizi anlayacaktır. Siz ancak kendiniz olmayı başarabildiğinizde mutlu olursunuz. Elbette her aklınıza eseni yapın demiyorum ama aradaki dengeyi kurabilmek çok önemli.

Özetle; Normal karşılayın. Kendi özeliniz olsun. İçinizden geldiği gibi davranın (biraz sınırlı tabii). Yetinmeyi bilin. Mutlu olayım diye de uğraşmayın bazı şeyleri akışına bırakın. Benden size altın değerinde tavsiyeler :) Bazen birilerinin cümleleri hayat felsefemizi oluşturur. Söylediklerimi deneyin, belki işe yarar.
Ne kaybedersiniz ki? ;) 

Hiç yorum yok:

Yorumunu paylaşmak istersen aşağıdaki kutucuk seni bekliyor !